20 March 2012

Houston Dünya'dan çok uzaklaştım, göstergelerim de çalışmıyor, kurbanın olam merkeze çağır beni Houston!

hoooppp hoopp Houston sana diyorum, yaw bak neredeyse bir yıl olmuş, tarihin tozlu yapraklarından bir sayfa kıvamında hapşuu hapşuuu derken laptoplara silecek mi silgeç mi her ne haltsa yapılmadığını farketmemle Dünya'nın çizgi çizgi olmadığını ve gaz ve toz bulutundan ziyade bulut sistemlerle her an her yerde elimin altında olabileceğini anladım. ne dedim şimdi ben anladın mı?
ah anlamadın değil mi? ne tesadüf ki ben de beni anlamadım. bu ani ve anlamsız dönüşü neye borçlu olduğunu merak etmekte isen bunu sevgili Dudu ve Absalom'a borçlu olduğunun ehemmiyet ve mühimmiyetle altını çizerim. sen aylarca yazma sonra bir gece ansızın tekrar gir hayatıma.
.....
drama kapsamında döndüm ben yine istanbul'a, gönlüm londra'da kalmış olsa da...
ah bu hayat alır adamı koyar buraya
geçen hafta st. patrick's gününü taksim'de kutlamak da varmış kaderde!
ya işte aslında ben istemedim gelmeyi dönmeyi tekrar istanbul'a yerleşmeyi ama şartlar bunu gerektirdi.... detay ayrıntı çok gibi olsa da aslında hepsi aman vırvır kıvır kıvır kıvamında şehirli insan aldatmacaları işte... çalışıyorum yine kendi halimde yok biraz it gibi bu defa, zor yani aslında ama sebepsiz mutluluk topakları var elimde. mutluyum yani ama bunun sebebi ne bir sevgilim oluşu ki o da yok ne de elle tutulur sunabileceğim geçerli bir ürünümün olması değil. yani sebepsiz mutluluk hali diyelim! hayırlısı değil mi?
biraz gizem yarattım onca zaman sonra, ama döneceğim 5 dkkaya, hoşgeldim mi acaba aranıza?

1 comment:

Dudu said...

Tabii ki hos geldin! Donmene ve sebep olmama cok sevindim :)