22 November 2008

Köşe Bucak Türkiye - Çorum



İş icabı çok gezenti bir pozisyondayım. Neredeyse her hafta havaalanına ya da otagara uğrar oldum. Bu yazı dizisine 2 yıl önce başlamam gerekirdi ama kısmet Çorum'a imiş. Bundan böyle geriye dönük gezi anılarımı da paylaşırım artık. Aslında adı gezi ama kendisi hiç gezi gibi olmuyor maalesef. Havaalanı-otel ve gideceğimiz merkez arasında geçiyor zamanımın hepsi.Arada gidiş gelişlerde çantada taşınan fotoğraf makinesine takılanlar da işin karı sayılıyor.
Çorum'a gideceğimi söylediğim herkes bana leblebi siparişinde bulundu. Malum Çorum ve Leblebi ayrılmaz ikili. Çorum'a gittiğinizde adım başı bir leblebiciye rastlıyorsunuz zaten. Gerçekten Çorum'da leblebi ciddi bir geçim kaynağı. Hatta leblebi ile ilgili olarak her yıl en iyi leblebiyi bulmak için festival tadında yarışmalar düzenleniyormuş. Bu kısım biraz reklama girecek ama bu yarışmada birinci seçilen leblebiciden epey yüklü bir alışveriş yaptık. Resimde gördüğünüz yaşlı amcamız ise yıllarını leblebiye vermiş bir emektar.
Ofisteki arkadaşlarımızı da ihmal etmedik pek tabii. Sevgili Alice cuma günü ofiste olmadığı için bu şöleni kaçırdı ama merak etmeyesin Alice, senin hakkını arkadaşın ayırdı :)
Önemli not: Leblebilerin göründüğü resim biraz küçük ama tezgahın üstünde boy boy birincilik plaketlerini görebilirsiniz.

1 comment:

La Santa Roja said...

Uuu yirim ben seni, birazdan gelip masana karıştırırım köşe bucağı saolasın :D Ama sana leblebi tozunu da öğretmek lazım, şöyle aksıra tıksıra :)